• klasik müzikle iştigal edenler için ultra ilgi çekici animedir.
  • oldukça eğlenceli, mutluluk kaynağı, 23 bölümlük anime.
  • animesinden önce (2006 yılında) oldukça başarılı bir dizisi (bkz: dorama) yayınlanmıştır fuji tv'de. animesinden daha başarılıdır bence. mangası ise 2001 yılından beridir yayımlanmaya devam etmekte.
  • konusu aşağıdaki gibi olan animedir

    22 yaşındaki shinichi chiaki, ünlü bir piyanistin oğludur. çok iyi piyano ve keman çalan chiaki, müzik akademisinin en başarılı öğrencilerinden biridir. küçükken sebastiano viera'nın yönettiği bir operayı izlemiş ve o günden beri ünlü bir orkestra şefi olmayı hayal etmiştir. bunun için yurtdışında eğitim almak istemektedir. ancak chiaki, küçükken yaşadığı talihsiz bir olaydan dolayı uçaklardan çok korkmaktadır. japonya’da hapis kalan chiaki’nin arkadaşları amaçlarına ulaşırken o izlemek zorunda kalır. hocası, profesör eto, chiaki’ye başka bir hoca bulmasını söyler. kız arkadaşı saiko, kaybedenlerden nefret ettiğini söyleyerek onu terk eder.
    şansızlıklar birbirini takip eder. tam rüyalarından vazgeçmeyi düşünürken 21 yaşındaki noda megumi ya da insanların ona taktığı adıyla nodame ile tanışır. daha doğrusu nodame, chiaki’yi apartman dairesinin önünde sarhoş olup sızmış bir şekilde bulur. doğru dürüst nota okumasını bile beceremeyen nodame, kendi nağmeleriyle piyano çaldığında rakipsizdir. başına buyruk davranışları, çocuksu tavırları ve hayatı ciddiye almamasından dolayı chiaki sık sık nodame’yi eleştirse de nodame, chiaki’ye unuttuğu bir şeyi öğretir; müzikten zevk almayı.
  • animesi ve mangasını bilmem ama dizisi gerçekten çok keyifli. üzerine daha sonra iki tane film çekmişler. mükemmelliyetçi ve titiz chiaki, hafif kırık fakat inanılmaz kulağa ve büyük yeteneğe sahip bir genç görünümünde olan fakat aslında belki de bir çocuk nodame, kalbinin tellerine dokunulması ve klasik müziğin verdiği hazzı bir aydınlanma anında yakalayan ve tür değiştirerek klasik müziğe gönlünü veren mine, saçlarına ve kendisine hasta olduğum masumi, nodame' nin kankisi milch ve diğer tüm karakterleriyle bir anlamda klasik ve bilinen kurgusu olsa bile kendini izleten, olanca basitliğine karşı insanı iyi hissettiren bir seri. 11 bölüm boyunca türlü klasik parçalara eşlik edebilir ve bu basit işleyiş karşısında bile gaza gelebilirsiniz.

    tüm bunların yanında bir de nodame' nin dağınıklığı konusu var ki pek çok kişinin seriyi sevmesinde diğer bir etken. şahsen ben bunu gördükten sonra kendisine daha da bir sempati besledim ve rahatladım. henüz bu seviyeye ulaşabilmem için çok fırın ekmek yemem lazım dedim ve iyice serdim ve seriyi daha da çok sevdim.
  • mangası, üstüne uyarlanan animesi, yetmeyince çekilen live-action doraması ve doramanın uzantısı filmleri ile yine bir japon manyaklığı. drama ve uzantısı filmleri izlemiş biri olarak gönlümde ayrı bir yeri olduğunu söylemeliyim. herşeyi geçtim, içinde klasik müziğin en bir şahane yapıtlarını barındırmasıyla kulaklara orgazm yaşatıyor. ama ağırlıklı olarak çalan rhapsody in blue, romeo and juliet:op. 64 ve ceska suita'nın bende ayrı yeri vardır.

    kendini defalarca izletir. kaç kez oldu hatırlamıyorum. canım sıkıldıkça açıyorum, şahane müzikleri odama doluyor, sevimli karakterleri günümü şenlendiriyor.

    cast dramanın sevilmesi için ayrı bir etken. şapşal ama yetenekli piyanist nodame rolünde ueno juri, aksi ama dahi orkestra şefi chiaki rolünde ise tamaki hiroshi çok doğru seçimler. sadece onlar değil, yan rollerde de çok başarılı isimler var. mine rolünde eita, masumi rolünde ise koide keisuke bunlara örnek. şimdi konuya geçmenin zamanı o halde.

    hikaye bir müzik okulunda geçiyor. chiaki hırslı, yetenekli ve taş bir arkadaşımızdır. ancak okulun en beğenilenlerinden biri olmasına karşın burnu biraz havadadır. piyano bölümünde olmasına karşın, aslında orkestra şefi olmayı istemektedir. ancak okumak ya da çalışmak amacıyla yurtdışına gitmesini engelleyen ufak bir sorun vardır.

    chiaki'nin yolu bir gün nodame ile kesişir. nodame piyano bölümü öğrencisidir. kendine has bir yeteneğe sahiptir. eserleri notaya bakmadan, biraz doğaçlama da katarak icra etmektedir. bunun dışında asıl sorun kendisinin aşırı derecede pasaklı olmasıdır. bir nevi hotaru vakası diyebiliriz. nodame ve chiaki aynı apartmanda, yan yana dairelerde oturmaktadırlar. dizide ikisinin ilişkisinin gelişimini anlatırken, okuldaki yaşamlarına da ağırlıklı olarak yer verilir. kurulan yeni orkestralar, gösteri ve konser hazırlıkları, eğlenceli yan karakterler derken bir bakmışsınız zaten 11 bölümcük olan dizi bitivermiş. bu arada yan karakterlerden en çok chiaki'ye yanık olan afro saçlı masumi sevilir.

    her japon dizisi gibi yer yer anime tadında, hem eğlendiren hem kulakların pasını silen şahane bir dramadır. benim en sevdiklerimden biridir. şiddetle tavsiye ederim.

    rhapsody in blue performansı için şuraya bakınız.
    chiaki'den bir performans için de şuraya bakabilirsiniz.
  • klasik müzik tabanlı, son zamanlarda izlediğim en şirin anime. ovasıydı, specialıydı, finalesiydi hepsini 4 günde ne olduğunu anlamadan bitirdim. müziği ve komediyi o kadar tatlı çizimlerle harmanlamışlar ki izlerken sıkılmak olası bile değil. amadeus'dan beri bu tip bir şey izlememiştim(müzikal açıdan).

    her sezonun farklı isimleri var. kimisi sezon aralarında kimisi sezonun içindeki bölüm aralarında izlenmesi gereken ovaları ve specialları var. bunları izlemek elzem olmamakla birlikte nodame cantabile tecrübesini sonuna kadar yaşayabilmek için kaçırılmaması gerektiğini düşünüyorum. izleme sırasını ufak açıklamalarla yazmak gerekirse:

    [2007] nodame cantabile: seriye giriş için izlenmesi gereken ilk yapım. nodame ve chiaki'nin tanışmaları ve akabinde gelişen olaylar anlatılıyor. bu sezonda olaylar japonya'daki bir müzik okulunda geçiyor temel olarak. ikisi de öğrenci olan ana karakterlerimizin yanında devamında gelen serilere kıyasla bölüm sayısı en fazla bu seride olduğundan olsa gerek pek çok yan karakter de karşımıza çıkıyor. akabindeki serilerde de gayet iyi yan karakterler çıkmasına rağmen ben en çok buradakileri beğendim. ve belki de bunun etkisiyle mi oldu bilmiyorum ama bence tüm nodame cantabile yapımları içinde en hoşuma gideni bu oldu. ayrıca 23 bölümlük bu sezonda ilk 8 bölümün ardından izlenmesi gereken 8,5. bölüm olarak da adlandırabileceğimiz bir adet special mevcut.

    [2008] nodame cantabile pari hen: nodame cantabile isimli ilk sezonun ardından çizilen ikinci sezon. bu sezon tam olarak ilkinin bittiği yerden başlıyor. 11 bölümden oluşuyor.(spoiler olmaması açısından açıklama yazmıyorum.)

    [2009] nodame cantabile ova: nodame cantabile pari hen'le aynı dilimde geçen bir yan hikaye anlatılıyor. 2. sezon bitiminde izlenebilir.

    [2010] nodame cantabile finale special: nodame cantabile finale isimli üçüncü sezona giriş niteliği taşıyor. 3. sezondan hemen önce izlenmeli.

    [2010] nodame cantabile finale: nodame cantabile serisinin üçüncü ve son sezonu. hikaye aynen devam ediyor pari hen'de olduğu gibi. ve bu da 11 bölümden oluşuyor.(bundan da bahsetmiyorum spoiler nedeniyle)

    [2010] nodame cantabile ova 2: aynen ilk ovada olduğu gibi bunda da 3. sezonun bir yan hikayesi anlatılıyor. benim nodame cantabile adına izlediğim son yapım bu oldu. seriyi hikaye olarak sonlandırma amacıyla olmasa da son bir uğurlama maksadıyla izlenebilir en sonda. zaten kısacık, 11 dakika sadece.
  • müziği sevenlerin mutlaka, klasik müziği sevenlerinse kesinlikle zevk alacağı 3 sezonluk anime serisi. hem müziğe doymak, hem gülümsemek hem de başarının adım adım nasıl elde edildiğini görmek için hoş bir seyirlik.
  • begenerek izledigim klasik muzikle bezenmis anime.

    nodame mokyaa diye bagirdikca her seferinde gulmemin sebebini hala arastiriyorum
  • ilk japon dizim oluyor kendileri. en eğlencelisinde bile bir sakinlik bulunan kdramalara göre çok hareketli geldi bana. özellikle de uyarlandığı mangasından yadigar karikatürlük tepkilerini çokça yadırgadım. fakat dizinin konusu ve muhteşem müzikler insanı alıp götürüyor. gerçekten tam bir klasik müzik ziyafeti. çok isabetli seçilmiş birbirinden nefis parçaların harika şekillerde icra edilişi kadar, chiaki sempai'nin iç sesinden bu ünlü bestelerin hikayelerini dinlemek ayrı bir keyifti. insan izlerken bir müzik aletini böyle çalabilmenin yanısıra o tutkuyu yaşamak, notaları tıpkı onlar gibi hissedebilmek, adeta bestecilerle konuşabilmek istiyor.

    konuyu kısaca özetlemek gerekirse, ünlü bir müzisyenin oğlu olan shinichi chiaki annesiyle birlikte ülkesine dönerken türbülansa giren uçak yüzünden yaşadığı travma sonucu bir daha japonya'dan dışarı çıkamaz. pragda geçen çocukluğu boyunca dostluk kurduğu ünlü şef vieira gibi bir orkestra şefi olmak istemesine karşın sadece yolculuğu düşündüğünde bile kriz geçirmesi hayaline ulaşmasının önündeki en büyük engel olur. devam ettiği akademide hayaliyle birlikte amacını da kaybetmeye başladığı sıralarda bir başka çocukluk travması muzdaribi noda megumi ile yolları kesişir ve tam anlamıyla olaylar gelişir.

    bu iki baş karakterin zıtlıktan kaynaklanan uyumu çok güzel. nodame'nin dünyayı çocukça algılayışı, pasaklılığı, yemeğe olan düşkünlüğü ve delice tepkilerine karşılık chiaki'nin biraz soğuk, mesafeli, gözlemleyici, en ufak sesi ayırtedici, eleştirel ve çoğunlukla objektif tavırları tam bir ateş&barut etkisi yaratıyor. masumi, mine ryu ve gerçekliğine bir türlü inananmadığım strezemann gibi çatlak fakat sevimli yan karakterler de tuzu biberi. kiyora'yı bu manyaklardan saymıyorum zira gelmiş geçmiş en tatlı ve aklı başında yan karakterlerden biriydi. obuacı arkadaş da iyiydi gerçi hakkını vermek gerek.

    diziden sonra yapılan 2 özel bölüm ise pek içime sinmedi. draması ve yıllara yayılması dolayısıyla bu esnada yılların gerçekten geçmesi açısından iyiydi fakat konu olarak olmamış. çünkü "peki sonrasında ne oldular" sorusuna tam bir cevap veremiyorlar. yine yoruma açık bırakılıyor ki mücadele devam edecek düşüncesi zaten dizinin finalinden sonra da oluşuyor. ayrıca benim gözümde en büyük eksiklik chiaki ile vieira'nın bir daha hiç bir araya gelememiş olmasıdır. bir de dizinin finali öyle gaza getirici, tüyleri diken diken edici ki daha üzerine gidilmeseymiş keşke. ya da şöyle diyeyim, geleceğe dair daha az soru işareti bırakarak bölüm sayısını biraz daha uzatıp yine dizinin finaliyle bitirselermiş. yine de karakterler ve o muhteşem müzikler kendini izlettiriyor. bir de bence asıl müzikle yüzleşen nodame değil chiaki oldu.

    bölüm bilgisi: tek sezon, yaklaşık birer saatlik 11 bölüm + 2 özel bölüm
    son söz: bravooooo
hesabın var mı? giriş yap